Ne aramıştınız?

Sayfalar
Haber ve Duyurularda
Dosya ve Görsellerde
Kültür Köşesinde
Videolarda
Akademik Kategorilerde
Akademik Yazılarda
Arama - Haber Kaynağı
Arama - Etiketler

Ögeler etikete göre görüntüleniyor: Çukurova Üniversitesi

ÖZET

Yabancı dil Türkçe öğretiminde öğrenciler için en önemli sorunlardan birisi sesbirimlerin doğru sesletimidir. Özellikle değişik dil ailelerinden gelen öğrencilerin oluşturduğu çok uluslu sınıflarda Türkçe sesbirimlerin sesletiminde zorluk yaşandığı görülmektedir. Bu durum, erek dilde ürettikleri sesbirimlerin kendi anadillerindeki ya da öğrendikleri diğer dillerdeki sesbirimlerden farklı, bu sesbirimlere benzer veya bu sesbirimlerle aynı olmasından kaynaklanabilmektedir. Bu yüzden, bu çalışmanın amacı, değişik dil ailelerinden gelen ve eğitimlerinin belirli bir dönemini tamamlamak üzere Türkiye’de bulunan Erasmus öğrencilerinin, Türkçe konuşurken sesbirimlerinde yaşadıkları problemlerin nedenlerini; sesbirimlerini oluştururken en çok hangi dilden yararlandıklarını (anadil-D1/öğrendikleri diğer yabancı diller-D2/D3/D4); sesbirimlerde ses düşmesi olup olmamasını; varsa düşürülen sesbirim yerine ses türemesi ya da kayması olup olmadığını; olumlu ve/veya olumsuz aktarımların nedenlerini ve son olarak da öğrencilerin problemleri çözmede ne tür teknik ya da strateji kullandıklarını araştırmaktır.

Anahtar Kelimeler: Türkçenin yabancı dil olarak öğretimi, çok uluslu sınıflar, sesletim sorunları, sesbirimsel işlemler.

.

 

 

 
 
 
 
Dosyayı indirmek için aşağıdaki pencerenin herhangi bir yerine tıklayıp klavyeden CTRL+S tuşlarına basınız.

 

Yayınlandığı Kategori Makaleler

 

ÖZET

Türkçenin yabancı dil olarak öğretilmesinde genellikle öğretmen merkezli ve dilbilgisi odaklı geleneksel teknikler kullanıldığı için dilin en önemli işlevlerinden biri olan iletişimsel boyut göz ardı edilebilmektedir. Bu yüzden yabancı öğrenciler Türkçeyi öğrenirken, geleneksel metotların kullanımında kendilerini güvende hissetseler de iletişimsel anlamda kendilerini ifade etmekte zorluk çekmektedirler. Belirli bir öğrenim sürecinin sonunda ise öğrencilerin genellikle belirli kalıplar içerisinde kısa ve basit konuşmaları yerine getirdikleri gözlenmektedir. Ders kitapları da öğrencilerin dil örneklemlerini sunmada yetersiz kaldığından öğrencilerin ders içi ve dışı isteklendirmeleri düşük düzeyde kalmaktadır. Hâlbuki son yıllarda gittikçe daha çok önem kazanan Türkçenin yabancı dil olarak öğretilmesinde hedefe ulaşmak için iletişimsel boyutun da göz önüne alınması dil öğreniminde zorunlu görünmektedir.

Bugüne kadar yapılan çalışmalarda Türkçenin yabancı dil olarak öğretiminde dramanın rolü ile ilgili verilere rastlanmamıştır. Bu çalışmada, drama tekniğinin Türkçenin yabancı dil olarak öğretiminde öğrencilere hangi boyutta söz varlığı ve kültürel ögeleri kazandırdığı incelenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Drama tekniği, Türkçenin yabancı dil olarak öğretimi, İletişimsel yaklaşım, Farkındalık.

.

 

 

 
 
 
 
Dosyayı indirmek için aşağıdaki pencerenin herhangi bir yerine tıklayıp klavyeden CTRL+S tuşlarına basınız.

 

Yayınlandığı Kategori Makaleler

 

ÖZET

Toplumun edebiyatı, felsefesi, sanatı, kültürü, düşünceleri, âdet ve gelenekleri dil ile bir bağlılık içinde olduğundan dil toplumdan ve kültürden ayrı tutulamaz. Bu değerlerin başka kültürler tarafından öğrenilmesi ya da gelecek nesillere aktarılması bir bildirmeyle gerçekleşir ki bunu da ancak dil başarır. Kültürler arası bilinçlenmenin de oluşmasına yardımcı olan dil, yabancı dil olarak öğrenildiği zaman da büyük önem taşır çünkü dil toplumu oluşturan değerlerin taşıyıcısıdır. Farklı dilleri konuşan yabancı Erasmus öğrencileri eğitim almak üzere eğitimlerinin bir bölümünü Türk üniversitelerinde tamamlamaktadırlar. Bu öğrenciler bir taraftan eğitimlerine devam ederken diğer taraftan da yabancı dil olarak Türkçe dersi almaktadırlar. Türkçe ders alırken gerek söylemlerinde gerekse yazdıkları metinlerde belirgin şekilde tümceleri yanlış yazdıkları gözlemlenmektedir. Bunun nedenleri kendi ana dillerinin farklı aileden olması, alfabedeki seslerin farklılık göstermesi ve tümce dizilişlerinin farklı olması mı yoksa dilin kültürel öğelerine müfredatta yeterince yer verilmemesi midir?

Bu çalışmada, atasözlerinin eğitim ve öğretim sürecinde özellikle iletişim kurma aşamasında önemli olduğu gerçeğinden yola çıkılarak atasözlerinin önemi, kültürü anlamadaki rolü, kültürlere göre değişimi a) öğrenci ve b) öğretici açısından vurgulanmak istenmiştir. Bir anlamda Türk atasözlerinin dil açısından zenginliğine ve diğer dillerle olan benzerliğine ya da farklılığına dikkat çekilirken bunların ders kitaplarında daha çok yer alması gerekliliği amaçlanmıştır.

Anahtar Kelimeler: Atasözleri, Türkçenin yabancı dil olarak öğretimi, müfredat, kültürel değerler, Erasmus.

 

 

 
 
 
 
Dosyayı indirmek için aşağıdaki pencerenin herhangi bir yerine tıklayıp klavyeden CTRL+S tuşlarına basınız.

 

Yayınlandığı Kategori Makaleler

Ailemize siz de katılın!

Bilgilerinizin 3. şahıslarla paylaşılmayacağını taahhüt ederiz.
Sitede bulunan hiçbir içerik Uluslararası Kültür, Dil ve Edebiyat Derneğine ait değildir. Bütün içeriklerin sorumluluğu paylaşan ziyaretçilerimize aittir. Sitemizin, paylaşılan içeriklerin içeriğinde bulunan hiçbir bilgiden sorumlu tutulamaz. Sitemizde içerik paylaşanlar, paylaştıkları içeriklerin içerisinde bulunan her türlü materyalin telif haklarının kendilerine ait olduğunu beyan etmiş sayılırlar. İçeriklerle ilgili bütün sorumluluk içerik sahiplerine aittir. Bu durumlardan Uluslararası Kültür, Dil ve Edebiyat Derneği ile sitemiz görevlileri sorumlu değildir. Sitemizdeki içeriklerin herhangi birisi size ait bir telif hakkını ihlal ettiğini düşünüyorsanız bunu [email protected] adresinden bize bildirebilirsiniz.